Arnavut da değilim ama, bu pırasa sevdası nedir, neredendir bilemedim. Daha geçenlerde böreğini yazdım, başlayınca duramadım. Pırasayı illa çorba yapacağım diye başladım araştırmaya. Onu oku, bunu incele, evdeki kitapları devir, derken aklımda belli bir format oluşmaya başladı.
Bu tarif, “Recette Français Facile” kitabından. Julia Child’ın kitabı gibi, kalın, kocaman bir ansiklopedi formatında. Denediğim bütün tarifler de başarılı çıkınca, korkmadan, çekinmeden onun tarifini baz olarak aldım.
Kereviz çorbasında bahsettiğim gibi, aynı mevsimin sebze ve meyvalarını birbirine yakıştırırım. Kerevize elma koyunca, pırasaya da armut olsun bari dedim. Gittim, sarı kütür kütür armutlardan aldım. Malum, evdeki zat bu tarz “antika” yemekleri yemeyeceği için, çok da fazla olmasın diye malzemeyi az tuttum, yine de kocaman bir tencere oldu, 8 kase çıktı
.
Arnavut da değilim ama, bu pırasa sevdası nedir, neredendir bilemedim. Daha geçenlerde böreğini yazdım, başlayınca duramadım. Pırasayı illa çorba yapacağım diye başladım araştırmaya. Onu oku, bunu incele, evdeki kitapları devir, derken aklımda belli bir format oluşmaya başladı.
Bu tarif, “Recette Français Facile” kitabından. Julia Child’ın kitabı gibi, kalın, kocaman bir ansiklopedi formatında. Denediğim bütün tarifler de başarılı çıkınca, korkmadan, çekinmeden onun tarifini baz olarak aldım.
Kereviz çorbasında bahsettiğim gibi, aynı mevsimin sebze ve meyvalarını birbirine yakıştırırım. Kerevize elma koyunca, pırasaya da armut olsun bari dedim. Gittim, sarı kütür kütür armutlardan aldım. Malum, evdeki zat bu tarz “antika” yemekleri yemeyeceği için, çok da fazla olmasın diye malzemeyi az tuttum, yine de kocaman bir tencere oldu, 8 kase çıktı.
Çorba için malzeme şöyle;
- 3 sap pırasa
- 1 patates
- 1 çorba kaşığı tereyağ
- 2 armut (isterseniz atlayabilirsiniz)
- 1 bardak krema
- 1 lt. su
- tuz, karabiber (varsa rengini değiştirmemesi için beyaz biberi tercih edin)
Pırasaları iyice temizledikten sonra, incecik halka halka dilimliyoruz. 1 çorba kaşığı tereyağ ile tencerede öldürüyoruz. Bu aşamada pırasaların renk değiştirmemesine dikkat etmeniz lazım. Rengi değiştiği zaman, acılaşıyor. Pırasalar iyice yumuşadığı zaman, 1-2 çorba kaşığı su ekleyip kapağı kapatıyoruz, kısık ateşte iyice tıkırdayarak pişecek, iyice yumuşayacak.
Patatesimizi soyduktan sonra incecik halka halka dilimliyoruz. Armutları da tavla zarı gibi minnacık minnacık küp küp şekilde hazırlıyoruz.
Yumuşayan pırasaların üzerine suyu ekliyoruz, patatesleri atıyoruz. 15 dakika kadar tıkır tıkır pişmesini bekliyoruz. Tuzunu karabiberini ekliyoruz.
Buraya kadar, orijinal tarife sadık kaldık. Orijinal tarif der ki,
içine kremasını ekleyin, çok kaynatmayın. Üzerine tereyağ sürdüğünüz incecik ekmek dilimlerini çorba tabağının altına koyuyoruz, üzerine çorbayı ekleyip servis yapıyoruz.
Ama ben tenceredeki çorbaya bakıp, bu bu şekliyle şık olmayacağı kararına vardım. Patatesler “şıklık” kavramı için fazla büyüktü. Ben güzelce hepsini blenderdan geçirdim. Ama krema olacak kadar değil, sadece patatesler ezilecek kadar. Sonra da kendi “icadım” olan armutları ekledim. Armutlar küp küp minnacık olduğu için, onları ayrıca blenderdan geçirmedim.
Bir iki tıkırdattıktan sonra, kremasını ekledim, ve altını kapattım.
Görüntü olarak çok şık, sunumu hoş oldu. İçindeki küp küp armutlar ayrı bir lezzet kattı. Ama bir sonraki sefere, sarı armut yerine daha keskin tadı olan yeşil Ankara armutları ile deneyeceğim.
Çorba için malzeme şöyle;
- 3 sap pırasa
- 1 patates
- 1 çorba kaşığı tereyağ
- 2 armut (isterseniz atlayabilirsiniz)
- 1 bardak krema
- 1 lt. su
- tuz, karabiber (varsa rengini değiştirmemesi için beyaz biberi tercih edin)
Pırasaları iyice temizledikten sonra, incecik halka halka dilimliyoruz. 1 çorba kaşığı tereyağ ile tencerede öldürüyoruz. Bu aşamada pırasaların renk değiştirmemesine dikkat etmeniz lazım. Rengi değiştiği zaman, acılaşıyor. Pırasalar iyice yumuşadığı zaman, 1-2 çorba kaşığı su ekleyip kapağı kapatıyoruz, kısık ateşte iyice tıkırdayarak pişecek, iyice yumuşayacak.
Patatesimizi soyduktan sonra incecik halka halka dilimliyoruz. Armutları da tavla zarı gibi minnacık minnacık küp küp şekilde hazırlıyoruz.
Yumuşayan pırasaların üzerine suyu ekliyoruz, patatesleri atıyoruz. 15 dakika kadar tıkır tıkır pişmesini bekliyoruz. Tuzunu karabiberini ekliyoruz.
Buraya kadar, orijinal tarife sadık kaldık. Orijinal tarif der ki,
içine kremasını ekleyin, çok kaynatmayın. Üzerine tereyağ sürdüğünüz incecik ekmek dilimlerini çorba tabağının altına koyuyoruz, üzerine çorbayı ekleyip servis yapıyoruz.
Ama ben tenceredeki çorbaya bakıp, bu bu şekliyle şık olmayacağı kararına vardım. Patatesler “şıklık” kavramı için fazla büyüktü. Ben güzelce hepsini blenderdan geçirdim. Ama krema olacak kadar değil, sadece patatesler ezilecek kadar. Sonra da kendi “icadım” olan armutları ekledim. Armutlar küp küp minnacık olduğu için, onları ayrıca blenderdan geçirmedim.
Bir iki tıkırdattıktan sonra, kremasını ekledim, ve altını kapattım.
Görüntü olarak çok şık, sunumu hoş oldu. İçindeki küp küp armutlar ayrı bir lezzet kattı. Ama bir sonraki sefere, sarı armut yerine daha keskin tadı olan yeşil Ankara armutları ile deneyeceğim.