Yazılı defterlerden dijital ortama taşıma bahanesiyle, eski tarifleri de elden geçiriyorum arada. Annemin benden daha yaşlı defterleri ile başladım. Akan uçan mürekkeplerden kurtardığım, denendiğine emin olduğum tarifleri aktarıyorum buraya. Kendi defterlerim, oraya buraya sıkışıp kalmış bölük pörçük tarifleri de aktarmak güzel oluyor. İtiraf etmem lazım, ben de eskiye dönük bir şey aradığım zaman, önce buraya bakıyorum artık. Bu tarifi de aktarmak istedim. Sadece güzel bir sebze yemeği olduğu için değil, pazılı, pırasalı da yapılabileceği için, kenarda kalması için. Ama aktarmadan önce foto lazım, yani yeniden yapmak lazım… E hadi mutfağa…
Geçenlerde, tırıs tırıs karamelli muhallebi tarifini aradım. Annemin lime lime olmuş defterini altüst ettim yok! Kardeşime vermiştim denemesi için, o da bulamadı. Sonunda burada buldum. Allahtan yazmışım, dijital arşive eklemişim.
Bu ıspanaklı fırın mücver tarifini de “ıspanak sufle” diye kaydetmişim. Bir dönem, sufle, parfe, mus gibi terimler, olur olmadık yemeklere bir ünvan gibi madalya gibi eklenirdi. Sufle yapımı ile alakası olmayan, ama sufle gibi kabarıp puf puf olmaya aday (bakın olan bile değil) yemeklere sufle, bütün şanti-ürünü dondurmalara parfe denirdi. Bu her ne kadar “malzeme vardı da biz mi yapmadık” mantığından çıkan bir isimlendirme olsa bile, kendi mutfağımızı -biraz da- yeren bir yabancı hayranlığıdır bence. Güzelim mücver kelimesi dururken sufle ne alaka ? Yapımı bile benzemiyor?
Bu kadar öz eleştiriden sonra dönelim, bu harika sebze böreği veya mücverimize. Bu tarifi her ne kadar ıspanakla yaptıysam da, pazı ile de yapabilirsiniz. Hatta hatta incecik kesilip sotelenerek yumuşamış pırasa ile bile olur. Hem kolay, hem bereketli, hem lezzetli, hem de gösterişli.
Başlayalım mı?