Kayısılı muhallebi tarifini çok sevdiğim bir kuzenim verdi. Sağlığına, yeme içmesine son derece meraklıdır, probiyotiklerden sirkesine herşeyini kendisi yapar, son yıllarda katı bir şekilde Karatay rejimini uygular. Hatta küçük kızı Hande Gürdoğan da muhteşem bir yemek kitabı yayınladı ABD’de The Gift of Real Food tamamen sağlıklı beslenme ve enfes tariflerle dolu. Sevgi ve gururla takibindeyiz.
İşte Sevde abla’nın verdiği tarifi, kışın ilk boş anda fırsat yaratarak denedim ve muhteşem oldu. Kuru kayısıyla yapmama rağmen ve pek sevmesem de pirinçunu kullanılmasına rağmen, tarifin hakkını vermek lazım. Yazın da kayısıların en parlak döneminde bu defa tazecik kayısılarla yapayım derken işte yaz rehaveti midir nedir, kaçırdım. Geçen gün haydi fırsat ayağıma geldi, rehavetim de bitti, ama bu defa da koca İznik’te taze kayısı bitti iyi mi? İznik’i bilen bilir, zaten manavı azdır. Herkes sebze meyve alışverişini haftalık pazardan alır. Migros olması fark etmez, içindeki sebze reyonu bisküvi reyonundan daha küçük. Artık gerisini siz düşünün.
Hani şeytan bir dürttü, bu defa da şeftali ile yap diye, ama yok dedim. Bursa şeftalilerinin en güzel zamanı. Ama yok, kayısı da kayısı. Aldık, paketli kuru kayısıları yollandık mutfağa.
Malzemeler şöyle
- 1,5 litre süt (fazla gibi gelebilir, ama IKEA’nın 31×23’lük kalıbına tam oldu)
- 1 cup pirincunu
- 1 cup şeker + 4 çorba kaşığı daha)
- 4 yumurta
- 1 kg taze kayısı veya 2 paket kuru kayısı (2x200gr)
- 2 paket vanilin
- çiğ, soyulmuş ve bıçakla kabaca doğranmış badem tercihe bağlı
Öncelikle taze kayısı ile yapıyorsak, kayısıları ikiye bölüp yumuşayana kadar haşlıyoruz. Sonra da iyice süzüyoruz.
Eğer kuru kayısı ile yapacaksak, bu defa da kuru kayısıları hoşaf kıvamına gelene kadar haşlayıp ikiye bölüyoruz. Yarım yarım hazırlıyoruz, suyunu iyice süzüyoruz.
Sonra bunlar kenarda temiz bir mutfak bezinin üzerinde “kururken”, biz muhallebiyi hazırlamaya geçiyoruz.
Tarifleri verirken temiz bir mutfak bezi diye neden özellikle belirtirler ki? Sanki aksi mümkün mü? Hepimiz hijyen kurallarına uymayacak mıyız?
Derin bir tencereye, 4 yumurta sarısına şekeri ekliyoruz. Beyazları da kenarda tercihan metal bir kaba alıp 4 çorba kaşığı şekeri de onların üzerine ekliyoruz.
Tencerede, yumurta sarısı ve şekeri hafifçe çırpıp, üzerine pirincununu da ekliyoruz ve sütü yedirerek orta ateşte koyu bir muhallebi olana kadar pişiriyoruz. Bayağı koyu olacak. Kaşıktan düşen parçalar pöt pöt muhallebinin üzerinde kalacak. En son üzerine 2 paket vanilyayı ekedikten sonra altını kapatabiliriz.
Kayısıları yarım yarım, yumuşak tarafları yukarı gelecek şekilde kabın dibine diziyoruz.
Eğer tek tek bardaklarda yapmak isterseniz, o zaman da muhteşem olacağına eminim. Servisi çok kolay ve şık olacaktır.
Eğer isterseniz, kırık bademleri bu aşamada, kayısıların üzerine serpebilir veya çukurlarına doldurabilirsiniz.
Muhallebiyi, kayısıların üzerine serip, iyice serinlemesini bekliyoruz. Bu arada, merengi yapabiliriz.
Yumurta aklarının üzerine şekerleri
zaten koymuştuk. Mikserle veya kolunuza güveniyorsanız, çırpıcı ile köpürtün. Biz kısıtlı mutfakta, elle köpürttük o yüzden iki kişinin sağ kolları telef oldu ve buna rağmen, sonunda da istediğimiz sıkılığı yakalayamadık. 🙂 Ama siz mümkün olduğu kadar sert yapmaya çalışın.
Merengi serinlemiş olan muhallebinin üzerine yerleştirin, kaşığın tersiyle veya bıçakla minik tepecikler yapın. Sonra doğru buzdolabına. Artık servis yapacağınız zaman, pürmüzünüz varsa onunla, yoksa fırının ızgarasını iyice kızdırarak merengi güzelce yakın. İşte bitti bu kadar. Servise hazır.
Mereng yapmak zor geliyorsa, alternatif çok! Süsleme için hayal gücünüzü azıcık gıdıklamak yeterli olur:
- Tel kadayıfı tereyağ ve azıcık şekerle fırınlayıp çıtır çıtır üstüne koyabilirsiniz
- Krokanları bıçakla kıyıp koyabilirsiniz
- Kremşanti ile süsleyebilirsiniz, hatta sprey krema da kullanabilirsiniz.
- Azıcık kayısı dilimleyebilirsiniz
- Hadi en farklısı pişmaniye veya pamuk helva?
Düşündükçe farklı şeyler geliyor insanın aklına. Haydi bakalım. Mutfağa! Bir Pelin klasiği olarak tatlı yapıldı, ortaya geldi, servisi yapıldı eh fotoya da zaman ve ortam yaratılamadı. Siz yapın, sizin fotoları koyalım 🙂 Ne akıllıyım ama di mi ?